Nasıl söylesem...

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tıp fakültelerinin yalnızca %12’sinin müfredatında ölüm bildirimi ve kötü haber verme ile ilgili eğitimin yer aldığını biliyor muydunuz?

Bir hastaya ya da yakınına hastalık seyrinin iyi gitmediğini ifade etmek, bir aile bireyine yakınının vefat haberini vermek ve bu haber karşısındaki tepkilerini yönetebilmek her hekim için zorlayıcı bir süreçtir. Özellikle beklenmedik ani ölümlerde, çocuk hasta ölümlerinde iyi yönetilmediğinde bu yas tepkileri sırasında sağlık çalışanları duygusal, fiziksel şiddete maruz kalabilmektedir.

tyty

Özellikle acil servisler ve yoğun bakım ünitelerinde bu derece sık görülen ve yönetimi hassas olan bir konuda ülkemiz dahil pek çok ülkede hekim eğitimini ve olası kurgusal senaryolarla hekim tecrübelendirilmesini hedefleyen programların eksik olduğunu görmekteyiz.

Bunun sonucunda her hekim kendi birikimi, karakteri ve duygu durumu doğrultusunda bu haberi nasıl vereceğini belirlemekte yas reaksiyonları kadar ölüm bildirim şekilleri de çeşitlilik göstermektedir.  

Yas sürecindeki bireye nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda hekimler kendilerini çaresiz hissedebilmektedir. Acil tıp asistanları üzerinde yapılan bir araştırma, ölüm bildirimi ile ilgili eğitim alan asistanlarda %95 oranında bu problemin aşıldığını göstermiştir.

Yakın gelecekte ülkemizdeki tüm tıp fakültelerinde bu gibi eğitimlerin çekirdek eğitim müfredatında zorunlu hale getirilmesini umuyoruz.