Tıbbiyeliler nerede?

Türk Tabipleri Birliği‘nin çağrısıyla birçok İl Tabip Odası şehir merkezlerindeki billboardlara, pankart kiralıyıcılara, binlerce lira para ödeyerek afişler astılar. Bu afişler toplumu pandemiden koruyan uyaran afişler de değil üstelik. Yani tabip odalarının para harcaması gereken bir durum olmadığı halde, yersiz, hukuksuz, keyfi olarak binlerce lira para sokağa atılmıştır.

Ne yazıyor bu afişlerde?

'' Tükendik! Ölüyoruz! Covid-19 meslek hastalığı kabul edilsin! ''

Bu afişlere verilen para binlerce lira, belediye panolarına astırma, reklam olarak orada kalmasını bir süreliğine temin etme daha büyük para.

Tabip odası olarak bizlerin tek gelir kaynağı üyelerimiz olan hekimlerin yıllık ödediği aidatlar. Bu parayı da tutup buralara harcarsak, en hafif deyimle bize teslim edilen emaneti koruyamamış oluruz. Eminim üyelere sorulsa % 90'ı kendi verdiği aidatın bu şekilde harcanmasına karşı çıkacaktır. Bu ne sorumsuzluktur?

Oda ismini ve başkanın ismini, vermeyeceğim ama geçen bir ilimizin oda başkanı beni aradı, bana odaya kayıtlı doktor sayısının çok azaldığını, aidat toplayamadığını, bu nedenle kiraya bile bir yer tutup çıkamadığını, hatta bir tabir kullandı ''Bizim tabip odamız flash bellekte başkanım.'' dedi.

Devam etti serzenişe ''Ben artık yoruldum, dilekçe ile başvuracağım, kapatın bizim tabip odamızı diyeceğim.''  dedi.

Çok üzüldüm.

Bir yanda üyelerinin parasını sorumsuzca reklam tabelasına harcayan tabip odaları var, ayrıca o oda yönetimlerine de bunun hesabını sormayan üyeler var, diğer yanda gelir toplayamadığı için kapanmak üzere olan tabip odaları var. Her iki olaya da üzüldüm. Çünkü her ikisinde de odalardaki tıbbiyeliler odalarına sahip çıkmamışlardır. Birinde başkanları sorumsuz bırakırken, diğerinde de yanında olmamışlardır. Yani bencil davranmışlardır.

Oysa tarihte tam tersi örnekler var. Şu anki gibi bazı tabip odaları, azınlık ama bölücü, ulusal birliğimize zararlı kişilerce ele geçirildiği halde, buna tepkisiz kalan o oda bölgesindeki hekimler tarihte sorumlu olarak anılacaklardır. Bu yükten kurtulamazlar.

Tıbbiyeli kardeşlerim; silkinin ve kendinize gelin! Sizler buram buram vatan kokan Tıbbiye-i Şahane'nin fertlerisiniz. Her tarafı toz bulutu kapladığı esnada 1912'de Türk Ocağını Kuran 190 tıbbiyeli biz buradayız demişlerdi, Çanakkale'de 1915'de gerekirse bu sene mezun vermeyiz deyip mübarek topraklarda şehit olan doktor dedelerimiz önce vatan demişlerdi. Aç sömürgeci Avrupalılar 1918 – 1923 mütareke yıllarında İstanbul'umuzu işgal ettiklerinde istiklal ateşini 14 Mart 1919 yılında yakan Tıbbiyeli Hikmet ve onun tıbbiyeli kahraman arkadaşları önce vatan demişlerdi.

19 Mayıs 1919'da bir Ulus'un yeniden dirilişi için, Bandırma vapuru ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yanında en güvendiği silah arkadaşı olarak bulunan Doktor Refik Saydam, Samsun'a ayak bastığında da önce vatan demişti.

Peki, sorun ne?

Ne oldu da tıbbiyeliler kafalarını kumdan kaldırıp etrafa bakmaktan aciz duruma geldiler?

Türk Tabipleri Birliği'nin 30 yıldır süregelen, ulusal birliğimizi parçalamaya yönelik, bölücü ideolojik çizgisine dur diyememek hangi aklın ürünüdür?

Bu vatanı, şehit kanlarıyla sulanmış bu ay yıldızlı al bayrağı, koruma kaygımız en önde olmaz ise doktor olsak ne olur, olmasak ne olur?

Önce vatan!

Herkes Tabip Odasına Yeniden bir Türk tıbbiyeli yüreğinle sahip çıkmalıdır, meydanı bu ülkeye ezelden beri düşman olmuş, dış mihrakların ve hain yerli işbirlikçilerine asla bırakmamalıdır.

Türk hekimleri siyaset yapmaz, gereksiz politik mülahazaların içine girerek enerji kaybetmez. Çünkü hekimler zeki insanlardır ve zaman onlar için çok değerlidir. Fakat konu vatan ve ulusal birliğin tehlikede olması ise önce vatan demelidir. Tarihte de böyle yapmıştır. Vatana sahip çıkmak ilk kaygımız olmalıdır, Önce Devletimiz, sonra hekimiz.

Haydi hekim kardeşlerim! Arkadaşlarınızı da beraberinizde alın, ilinizdeki tabip odalarınıza kayıt olun. Odanıza sahip çıkın. Seçimlerde gidin oy kullanın. Bunları yapın ki yarın aynaya baktığınızda suçluluk duygusu hissetmeyin. Bu 30 yıllık sapmış çizgiyi değiştirecek kudret Rabbimin de izniyle, güzel beyninizde ve damarlarınızda vardır.

 

 

UZM. DR. ALİ COŞKUN

ORDU TABİP ODASI BAŞKANI

 

Etiketler
Türk Tabipleri Birliği
Ordu Tabip Odası Başkanı