Sağlık sektöründe işsizlik ve atanma sorunu

Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde işsizlik en önemli sorunlardan biri. Geçmişte gençlere işsiz kalmamak için sağlık sektöründe istihdam olmaları tavsiye edilir, sağlıkta işsiz kalınmayacağı vurgulanırdı. Sağlık meslek liseleri pek çok kişiye cazip gelir, mezun olunduktan sonra kırsal kesimlerde de olsa atanmaya, iş bulmaya kesin gözüyle bakılırdı. Halihazırda durum geçmişten çok farklı durumda ve sağlık sektöründe işsizlik ve atanma sorunları giderek artıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun son açıkladığı Kasım dönemi verilerine göre genç nüfusta işsizliğin %24,5 seviyesinde olduğunu görüyoruz. Eğitimde ve istihdamda olmayan gençlerin oranı ise %25,2. Yüksek öğretim mezunları arasında işsizlik %12,8 düzeyinde. Kısacası genç nüfusumuzla övünürken onları istihdam etmekte yetersiz kalıyoruz. Bu durumun en önemli nedenlerinden biri ülke ihtiyacının çok üzerinde üniversite kontenjanı açılması. 

Ahmet Necdet Sezer döneminde atanan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç’in görev süresi 2007 sonunda doldu. Yerine Abdullah Gül tarafından Yusuf Ziya Özcan atandı. Erdoğan Teziç döneminde hükümet ile YÖK arasında çok iyi ilişkiler olmadığını vurgulamak gerekiyor. Özellikle Yusuf Ziya Özcan döneminden sonra sağlık alanları başta olmak üzere pek çok lisans ve ön lisans bölümünün kontenjanları önemli ölçüde artırıldı.

2007 yılında 1 milyon 641 bir öğrenci üniversite sınavına başvururken 204 bin lisans kadrosu açılmış ve 193 bin kişi lisans kadrolarına yerleştirilmiş. Ön lisans kadrosu 208 bin; bu kadrolara sınavlı ve sınavsız yerleşen öğrenci sayısı 199 bin. Sınava başvuranların %12’si lisans, %12’si ön lisans olmak üzere %24’ü örgün yüksek öğretim kurumlarına yerleştirilmiş. 2007 yılında 4.744 Tıp, 950 Eczacılık, 1.042 Diş Hekimliği, 5.590 Hemşirelik kontenjanı açılmış.

2019 yılında 2 milyon 528 öğrenci üniversite sınavına başvururken 447 bin lisans kadrosu açılmış ve 409 bin kişi lisans kadrolarına yerleştirilmiş. Ön lisans kadrosu 376 bin; bu kadrolara sınavlı ve sınavsız yerleşen öğrenci sayısı 343 bin. Sınava başvuranların %16’sı lisans, %14’ü ön lisans olmak üzere %30’u örgün yüksek öğretim kurumlarına yerleştirilmiş. 2019 yılında 15.050 Tıp, 3.524 Eczacılık, 6.680 Diş Hekimliği, 15.033 Hemşirelik kontenjanı açılmış.

2019 yılında kontenjanlar 2007 yılına göre %100; yerleşenler %92 artmış. Ancak sağlık alanındaki kontenjanlardaki artış çok daha fazla. Hemşirelik kontenjanları %169, Tıp kontenjanları %217, Eczacılık kontenjanları %270, Diş Hekimliği kontenjanları %541 artmış. Son 12 yılda üniversite kontenjanları ikiye katlanırken; sağlık alanındaki kontenjanlar genel artışın çok üzerinde olmuş.

Sağlık alanındaki bölümlerden mezun olanların elbette tamamının kamuda istihdam edilmesi beklenmiyor. Ancak kamu tarafından verilen hizmetler toplam sağlık hizmetlerinin önemli kısmını oluşturuyor. 2018 yılında yapılan 165,2 milyarlık sağlık harcamasının 128,0 milyarlık kısmı kamu hizmet sunucuları tarafından gerçekleştirilmiş (%77). Bu doğrultuda üniversitelerden mezun olanların da çok az kısmının özel sektör tarafından istihdam edileceği unutulmamalı.

Geçmişte mezun olduktan sonra kırsal bölgelere kolaylıkla atamaları yapılan sağlık meslek lisesi mezunları teknisyenler(anestezi, radyoloji, acil tıp vs) artık özel sektörde asgari ücretle bile çalışmakta zorlanıyor. Özel sektörde ise çok yoğun çalışma ortamı mevcut.

Hemşirelerin kamu kuruluşlarına atanmaları epey zor, özel sektörde çalışanlara asgari ücret teklif ediliyor. Pek çok kamu kuruluşu sözleşmeli alım yapıyor. Ameliyathane hemşireliği gibi zor koşullarda çalışan hemşireler bile asgari ücretin az üzerinde gelir elde edebiliyor. 

Diş hekimleri artık kamu kurumlarına çok az atanıyor ve işsiz kalmamak için muayenehane açmak zorundalar. Her yıl binlerce diş hekiminin muayenehane açması ise diş hekimlerinin hasta sayısını ve gelirlerini önemli ölçüde azaltarak pek çoğunun yine işsiz kalmasına neden olacak. Her yıl binlerce mezun olmasına rağmen kamunun diş hekimi alımı çok az sayıda. 2019’da Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı(DUS) kontenjanı, yabancılar hariç, 543 kişi.

2013 yılı ve sonrasında Eczacılık Fakültesi’ne başlayanların eczane açmasına yönelik pek çok kısıtlama getirildi. 2013 ve daha sonraki yıllarda serbest eczane açmak isteyen mezunlar 1 yıl süreyle yardımcı eczacı olarak çalışacaklar. Ayrıca isteyen mezun istediği yerleşim bölgesinde eczane açamayacak.

Tıp Fakültesi mezunları halihazırda pek çok sorunla karşı karşıya yakın gelecekte bu sorunlar artarak devam edecek. Her yıl yüzlerce Tıp Fakültesi mezunu Almanya, İngiltere, Amerika gibi ülkelerde çalışmak için özel kurslara gidiyor, sınavlara hazırlanıyor. Çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile güvenlik soruşturmasından geçemeyen doktorların ataması yapılmıyor, ihtisas yapamıyorlar ve özelde çalışamıyorlar.

Ülkemizde işsizlik çok yüksek seviyelerde ve hemen her alanda üniversite mezunlarının iş bulma ve istihdam olma imkanı giderek azalıyor. Geçmişte çok cazip görülen sağlık sektöründeki bazı meslek gruplarında işsizlik had safhaya ulaşmış durumda. Bu durumun en önemli sebepleri arasında 2007 yılı sonrasında hızla artırılan üniversite kontenjanları geliyor. Sorunun çözümü için ülkenin ihtiyacı olan mezunların miktarının belirlenmesi ve üniversite kontenjanlarının bu ölçüde hızla azaltılması gerekiyor.

Fatih SEZER

Yeni yorum ekle

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Plain text

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.