
Askerler, askeri hastaneler olmadığı için sivil hastanelerde tedavi oluyorlar. Coronavirüs tehdidi altındaki hastanelerden salgının kışlaya yayılmasından korkuluyor. Askeri hastaneler kapanmadan önce salgın gibi durumlar için eylem planları yapıyordu şimdi ise bu görev AFAD'da.
Coronavirüsün tehdit ettiği alanların başında hastaneler geliyor. Askerler basit bir sağlık sorunu için bile olsa sivil hastanelere gitmek zorundalar. Hastanelerde Coronavirüs bulaşma olasılığı yüksek ve askerler kışlaya taşıyıcı olarak dönebilir... Kapatılmadan önce salgın gibi durumlar için eylem planlarını GATA ve askeri hastaneler yapıyordu. Şimdi bu planların AFAD tarafından yapıldığı belirtiliyor.
Asker alımlarında Şubat-Mart celplerinin devam etmesi, "Salgın kışlaya ulaşır mı" sorusunu akıllara getirdi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Sağlık Bakanlığı'na bağlanan askeri hastanelerin tekrar ayrılması gündemde. Uzmanlar, ülkemizin jeopolitik konumu gereği askeri sağlık sistemimizin tekrar inşa edilmesinin şart olduğunu belirtiyor.
Eski Gülhane Askeri Tıp Akademisinin de (GATA) Dekanı emekli Tümgeneral Prof. Dr. Mehmet Zeki Bayraktar, iyi askeri hekimin, iyi eğitim alması gerektiğine işaret ederek, GATA'nın önemini vurguladı: “Gülhane gibi bir kurum olmazsa askere iyi hizmet verecek bir askeri sağlık sistemini kuramazsınız.”
'CERRAHLIĞIN ÖTESİNDE EĞİTİMLER'
GATA'da verilen eğitimlerin, cerrahlığın ötesinde olduğunu söyleyen Bayraktar, şöyle sürdürdü:
“Gülhane olmadığı sürece bölgede görev alacak olan tüm askeri personele ilk yardım eğitimleri gibi şeyleri öğretemezsiniz. Diğer üniversitelerde yetişen en iyi cerrahın bildiği, normal kesi yapmaktır. Ama askeri hekimin savaş alanında karşılaşacağı şey, tüm organları dışarı çıkmış birine, kolu bacağı kopanlara müdahale etmektir. Gülhane'de simülasyon programlarıyla, her şeyi öğrenirdik. Gülhane olmadan askeri hastanelerin varlığı anlam taşmaz.”
'BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖRNEĞİ'
Birinci Dünya Savaşı'nda yaşanan bir olaydan örnek veren Bayraktar, şunları kaydetti: “Savaş sırasında enfeksiyon kol gezerken, hastalıklardan ölen sayısı, mermiyle yaralanandan daha fazlaydı. O yokluk içinde, ordumuz aşıyı cepheye yakın yerlerde üretmek için her türlü tedbiri aldı. Çünkü Sarıkamış'ta savaşanlar, İstanbul'da üretilen aşıyı kullanamazdı. Denizyolu ulaşımı, demiryolu yoktu.”
Askerin aşıyı kendisine yaptığını anlatan Bayraktar, “O zaman askeri hekimler cepheye yakın olsun diye aşıyı Kayseri'de yapmışlar. Kendi üzerlerinde denedikleri için üç tanesi orada şehit olmuş” dedi.
'GATA HER İHTİYACI ÜRETTİ'
Bayraktar, GATA'nın Sağlık Bakanlığında ihtiyaç duyulan her şeyi her zaman temin eden bir merkez olduğunu belirtti ve ekledi: "TSK'nın ihtiyaç hissettiği her türlü aşıyı üretti. Fonksiyonlarını kaybedene kadar... GATA'nın ortadan kalkması, orduya verilecek sağlık hizmetini de ortadan kaldırmak demek.”
'BİR AYAĞI EKSİK OLMAMALI'
Sağlık kurumlarına askeri sağlık hizmetlerini yüklemenin doğru olmadığını söyleyen Bayraktar, “Bu işte tecrübesi olmayan birimler, askeri sağlık hizmetinin altından kalkamaz" dedi, "Bunları yapacak kişilerin de hem asker hem hekim olarak yetiştirilmesi lazım. Bir ayağı eksik olursa yürütmek mümkün olmaz.”
EYLEM PLANLARINI ARTIK AFAD YAPIYOR
Eski GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Komutanı Emekli Tümgeneral Tarık Özkut, salgın gibi olağanüstü durumlarda GATA'lar ve askeri hastanelerin eylem planlarının olduğuna değindi. Özkut, askeri hastanelerin yapısının olağanüstü koşullar için uygun olduğunu dile getirerek, bugün tekrar öneminin anlaşıldığını vurguladı. Özkut, “GATA'lar ve 37 askeri hastane salgın gibi olağanüstü durumlar için hazırlıklıydı. Her hastanenin eylem planı vardı. Çevreye ve birliğe nasıl etki edeceğine dair. Bunlar sürekli güncellenirdi. Şu an bu işleri AFAD yapıyor” dedi.
'SALGINLA MÜCADELEYE UYGUN YAPILAR'
Özkut, “Askeri hastaneler zaten olağanüstü koşullar için var. Yapıları salgınlarla mücadeleye uygundur” ifadelerini kullanarak, şu an kışlalarda bir salgınla karşılaşılmaması için Milli Savunma Bakanlığının gerekli tedbirleri aldığını belirterek “En etkili yöntem koruyucu yöntemler ve nedenlerin ortadan kaldırılması” değerlendirmesinde bulundu.
SILA KEMAHLI / AYDINLIK
Yeni yorum ekle