10 maddede aşının mitleri ve gerçekleri

Her geçen gün aşı üretimi ve aşılama sisteminde yaşanan tüm gelişmeler vatandaşların sosyal mecralarda birçok soru ve cevabın tartışmasına neden oluyor. 10 başlıkta aşı hakkında yanlış bilinenler ve gerçeklere editörlerimizden Dr. Demet Turgut ışık tutacak.

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve hızlı bir yayılım gösteren pandemi ile en sık kulağa gelen kelimelerden biri “aşı” oldu. Tıpkı Covid-19'un kendisi gibi aşılar hakkında da belirsizlik, doğrular ve yanlışlar karmakarışık bir durumda karşımıza çıkıyor. Her geçen gün aşılama takvimine bir yeni meslek gurubu ve yaş aralığı ekleyen Sağlık Bakanlığı, tüm vatandaşları aşılamayı hedefliyor. Vatandaşlar ise kulaktan kulağa dolaşan aşı hakkındaki efsanevi duyumlarla tedirgin oluyor. İsghaber.com.tr, aşı hakkındaki efsaneler ve gerçekleri 10 başlık altında editörümüz Dr. Demet Turgut’tan öğrendi.

 

Yanlış: Aşılar güvenilir ve faydalı değildir.

Doğru: Aşılar bulaşıcı hastalıklarla mücadele etmede tartışmasız en güvenilir ve en etkin araçlarımızdır. En bariz örnek, dünya üzerinden silinmiş olan Çiçek hastalığını Çiçek aşısı bitirmiştir. Salgın hastalıkları kontrol altına almada, enfeksiyonların organlarda doku bozukluğu bırakmasını önlemede aşılar kadar etkili bir yol yoktur. Aşılardan sonra difteri, kızamık, kabakulak, çocuk felci, kızamıkçık, çiçek hastalığı, tetanoz yüzde yüze yakın önlenmektedir. Su çiçeği, influenza, hepatit A ve B, boğmaca, pnömokoksik zatürre gibi pek çok hastalık da yüzde 80-95 arası bir spektrumda önlenebilir düzeydedir. Aşıların bazı hastalıkların kökünü kurutmuş olması, dersler çıkarmamız gereken yere yaşanılan acılardan habersiz olmamıza neden olsa da; toplum bağışıklığı sürdürülmediği takdirde yeniden salgınlar başlayabileceği de bilinmeli.

 

Yanlış: Aşının zararlı yan etkileri vardır.

Doğru: Bulaşıcı hastalıkların yıkıcı etkilerine karşı aşıların yan etkileri bağışıklık sistemini uyararak ortaya çıkan halsizlik, ateş gibi semptomların ya da vurulan bölgede kol ağrısının ötesine geçmez. Beklenen yan etkiler genellikle ilk 2 ay içinde görülür ki, toplum üzerinde geniş çapta uygulanmadan önce gönüllü çalışmaları bu gözlemler içindir. Sanılanın aksine aşılardaki elementler vücuda zarar verecek düzeyde değildir. Aşılardan çok daha fazla elementi yiyip içtiklerinden alanların aşı tereddüdü bu noktada manasız.

 

Yanlış: Aşılar ücretlidir.

Doğru: Ücretli aşılar oldukça azdır. Rutin çocuk aşısı takvimindeki 13 tür aşı ve erişkin bağışıklık kazanması için uygulanan aşılar (hepatit, tetanos, gerektiğinde kuduz vs.) ücretsizdir. Programa dahil olmayan aşılar çocuklarda Rota virüs ve Menenjit aşıları, erişkinlerde de HPV aşısı ve kronik hastalıkları olmayanlarda grip aşısı ücretlidir. Bu sayılı aşının da ücretsiz olmasını sağlamak, talep etmek veya yerli aşı üretimini desteklemek de bizim elimizdedir.

 

Yanlış: Aşıların etkileri kısa sürelidir, o halde olmaya da gerek yok.

Doğru: Aşıların koruyuculuk süreleri değişkenlik gösterir. Ömür boyu koruyucu olabilen aşılar olduğu gibi, iki doz yapılması gereken ya da üç doz yapılarak bağışıklık sistemine hatırlatma yapılması gereken aşılar vardır. Aşıların çoğunun etkisi de uzun sürelidir. 100 yıl bile etkisinin sürdüğü gösterilen aşılar var. Ayrıca içinde bulunduğumuz zaman içerisinde 6 ay dahi olsa bir hastalıktan korunuyor olmak, o hastalığın yıkıcı etkilerine maruz kalma ihtimalinden çok daha mantıklıdır.

 

Yanlış: Doğal yollar ile bağışıklık kazanmak daha doğrudur.

Doğru: Doğal enfeksiyonun oluşturduğu bağışıklık ile aşının oluşturduğu bağışıklık farklıdır. Bütün hastalıklarda doğal yollarla bağışıklık kazanmak mümkün olmadığı gibi, etkisi de çoğunlukla kısa süreli olmaktadır. Pek çok virüste konak canlıdaki bağışıklığı kontrol edecek proteinler evrimleşmiştir. Örneğin, korona virüslerde Nsp15 isimli protein hücre içindeki en önemli bağışıklık moleküllerinden birini (PKR) engeller. Virüsle bu yüzden çok yönlü bağışıklık oluşamaz, ama aşılarla oluşur. Bazı aşılar sayesinde viral enfeksiyonlar da olmayandan çok daha yüksek doz antijen verilip bağışıklık üretilebilir. Örneğin, HPV aşısı normal bir viral enfeksiyonun çok daha fazlası virüs proteini vererek bağışıklığı sağlar. Önemli: HPV aşısı kansere karşı koruyucu bir aşı. Hepatit B aşısı da aynı şekilde sadece karaciğer enfeksiyonunu değil, hepatit kaynaklı karaciğer kanseri gelişmesini de önler.

 

Yanlış: Anne sütü bebekleri zaten korur. Bebeklere gereksiz yere çok erken aşı uygulanıyor.

Doğru: Anne sütü ilk 6 ay içinde koruyucudur. Daha sonra anne sütünden geçen antikorlar azalır ve koruyuculuğu geçer. Bebeklere çok erken aşı uygulanmıyor, bütün aşılar en uygun zamanda uygulanıyor. İmmün sistem ne kadar uyarılırsa o kadar çok enfeksiyon etkenine karşı bağışıklık yanıtı gelişiyor ve koruma artıyor. Bebeklerimiz fanusta değil, bizimle birlikte yaşayan virüs ve bakteri âlemlerin içinde bulunduğu çevrede yaşıyor. Onları korumanın en etkin yolu aşılarını zamanı geldiğinde aydan aya yaptırmak olacaktır.

 

Yanlış: Maske, mesafe, temizlik kurallarına uyulduktan sonra aşı gereksizdir.

Doğru: Keşke bu sayılanların koruyuculuğu yüzde 100 olsaydı da aşılamaya gerek kalmasaydı. Ama değil. Aşı son derece gerekli. Bunu aşılananlar üzerinden raporlanan yoğun bakım ihtiyacındaki azalma, ölüm sayısında azalma, ağır semptomlar geçirme sayısındaki azalmalar üzerinden görmek de çok net mümkün. Ya da hızla aşılanan ülkelerin normale nasıl döndüğünü görebiliyoruz.

 

Yanlış: Grip aşısı olduktan sonra Covid-19 aşısına gerek kalmaz.

Doğru: Grip aşısı İnfluenza virüsüne karşı koruyucudur. Covid-19 üzerine koruyuculuğu yoktur. Korona virüs ailesi İnfluenza’nın dahil olduğu Ortomikso virüs ailesinden farklıdır. Genetikleri, antijenleri ve dolayısı ile aşıları oldukça farklıdır.

 

Yanlış: Aşı kısırlık yapıyor.

Doğru: Araştırmalara göre aşılanan bireylerin kısırlık oranlarında diğerlerine göre bir fark yok. Aşılarının kısırlığa neden olduğuna dair bilimsel çalışma bulunmadığı gibi, aşıların sperm ve yumurta üzerine bir etkisi de gösterilmemiştir.

 

Yanlış: Aşı olduktan sonra Covid-19’a yakalanırsam kurtulamam.

Doğru: Hayır, kurtulabilirsiniz. Aksine Covid-19 aşısı vücudunuzun zayıflatılmış da olsa korona virüsle tanışıp antikor yanıtı oluşturmasını sağlar. Böylece hastalığı daha hafif geçirirsiniz. Yeterli antikor artışı için gerekli süre geçtiyse (örn. Sinovac için ikinci dozdan sonra iki hafta, Biontech için 1. Dozdan sonra iki hafta olarak antikor yanıtının yükseldiğine dair veriler rapor edildi.) hastalığı ağır atlatmak bir yana, semptomsuz geçirmeniz de mümkün. Aşıların güvenli olup olmadığı sorusunu bilim dünyası olarak tartışmıyoruz bile, Covid-19 için de bu aşamalar geçildi. Ulaşabildiğiniz aşıyı, en kısa zamanda olmanız dileğiyle.

 

İSG HABER