Dün bankaya gittiğimde kapıda güvenlik sordu: HES kodunuz lütfen.
Aşılanların aşı kimliği/pasaportu.
Virüsle karşılaşmamış olanların HES kodu: YEŞİL
Soru: Aşı kimliğim varsa neden maske takayım, sosyal mesafeye uyayım ve kısıtlama var? Bu sorunun cevabını ise; Emory Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Dr. Henry Wu bir röportajında verdi.
"Cevap: Evet."
Wu, salgını fırtınalı yağmurlu bir havaya benzetti.
“Salgında dolaşmak fırtınalı sağanak yağmurlu havada gezmek gibidir.
Maske ve sosyal mesafe bir şemsiye ve bir çift çizme gibidir.
Aşı olmak ise yağmurluk giymek gibidir.
Hala o şemsiyeyi taşıyorum ve botları giyiyorum.
Sonunda yağmur yavaşlayınca belki şemsiyesiz evet.
Ama henüz değil” dedi.
Wu, “hiçbir aşı %100 kusursuz koruma sağlamadığından hala enfeksiyon kapma veya ciddi hastalık riski yüksek olan birine enfeksiyon bulaştırma riskini almak istemezsiniz" dedi.
Türkiye’de de son günlerde “maskesiz hayat” sözleri yaygın.
Dr. Wu’nun sözleri tam buna cevap.
SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ
Bildiğiniz gibi geçen üç hafta boyunca seyahat yasaktı. Ama şimdi güvenli mi? Yeni yayınlanan kılavuzlar, genelgeler:
Gezginlerin yine de maske takması, sosyal mesafeye uyması ve kapsamlı el hijyeni uygulaması gerektiği belirtiyor.
İstisna olabilir mi?
- Tam aşılı kişiler, Covid-19 için test edilmeden veya karantinaya alınmadan yurtiçi ve yurtdışına seyahat edebilirler.
- Bazı destinasyonlar gerektirse de aşılı kişilerin ayrılmadan önce Covid-19 testi yaptırmaları gerekmez.
- Tam aşıları olan ve uluslararası seyahatten dönüşlerinde; örneğin Amerika Birleşik Devletleri'ne dönüş uçuşuna başlamadan önce test yaptırmalı ve negatif sonuç almalıdır. Batı ülkelerinin kriterleri.
Ya bizim kriterlerimiz?
Türkiye tam turist cenneti.
Serbest.
Üstelik “turist görenler” aşılandı!
Yurdum insanı dışarıya adım bile atamazken.
AŞI PASAPORTU
Şimdi de aşı pasaportu gündemimizde;
Özellikle liberal ülkelerde şimdiden reaksiyon oluşmaya başladı.
Özgürlüklere müdahale olarak değerlendirildi.
Aynen Çin’de uygulandığı gibi;
“Vatandaşların davranışlarına göre puanlama sistemi olan ‘sosyal kredi sistemi’ni kimse istemiyor.
Şunu unutmamalı;
Pasaportunuz varsa bile dışarısı ne kadar güvenli?
Pandemi sönümleniyor mu?
Göreceli.
Ancak aşı pasaportu tam güven sağlamaz.
Olsa olsa yalancı bir güvenlik hissi verir.
SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI
Tam güvenlik ölçüsü nedir o halde?
Sürü (toplumsal) bağışıklığı mı?
Nüfusun en azından %60-70 aşılanması gerektiği vurgulanıyor.
Türkiye genç nüfusa sahip bir ülke.
18 yaş altı neredeyse toplam nüfusun üçte biri.
Kabaca 30 milyon.
Aşı sırası onlara gelinceye kadar ne kadar süre gerekecek henüz belli değil.
Üstelik uygun doz, aşı güvenliği konuları da kesinleşmiş değil.
Bu durumda henüz 50’li yaşlarda aşıya yeni başlanmışken.
Toplumsal bağışıklığı hayal gibi.
Üstelik aşıların koruyuculuk süresi de tartışmalı iken.
Mutasyonları hesaba kattık mı?
Üçüncü doz aşı gündemde iken.
Yavaş aşılama hızı, bireysel salgın önlemlerin esnetilmesi, ekonomik, sosyal kaygılar nedeniyle pandeminin kılıcını hep tepemizde.
Nasıl bir sağlık politikası güdülüyor?
Virüs maruziyetini görmezden gelmek, doğal bağışıklığın yolunu açmak, pandeminin sürüp gitmesine neden olmaz mı?
Bazı karşıt görüşler de yok değil hani.
İşleri daha da kötüleştirmek için;
evde kapatmalar,
maske zorunlulukları,
mesafe önlemleri uygulanarak doğal bağışıklık bastırıldı
ve bunların tümü doğal maruziyeti ve doğal bağışıklığı en aza indirdi.
Grip virüslerinden alışageldiğimiz bir bellekle Covid-19’a yaklaşmak doğru değil.
Oysa Covid-19 başka bir virüs.
NORMAL VE YENİ NORMAL
Normal, eski yaşam biçimine geri dönmek…
Mümkün mü?
Elbette hayır.
Yeni normale gelince;
Hoşgörülü,
Avm’lerdeki kasalarda mesafeyi koruyan,
insanların üzerine öksürmeyen,
hapşırmayan (veya toplum içinde yüksek sesle konuşmayan),
hijyeni koruyan,
sağlıklı yaşam tarzına sahip,
sağlıklı beslenme ve spor yapan insanların dünyası.
Ayrıca evet hepimiz Pandemi sürecinde birçok şey öğrendik.
Yalnızlığı,
evden çalışmayı,
esnek çalışmayı,
Evde yemek pişirmeyi,
Yeni yeni beceriler edinmeyi…
PANDEMİ BİTER Mİ?
Pandeminin sonu gelmezse ne olur, düşünemiyoruz bile.
Tarihsel olarak geçmiş pandemiler üç şekilde sona erdi:
1)Enfeksiyöz bir etkeni tamamen yok etmek için bir aşı geliştirildiğinde (çiçek gibi)
2)Pandemiyi oluşturan sağlık ve sosyal koşullar iyileştirildiğinde (kolera gibi)
3)Halkın pandemiyi boşverdiği ve riskleri kabul edip normale döndüğü zaman.
Üçüncü yolun toplumlar tarafından taraftarı çok. En yaygın olanı da odur.
Ancak şunu unutmamalı: Bir aşı, virüsü ortadan kaldıramasa bile Covid-19'un şiddetini azaltabiliyor. İnsanlar bunun farkına varmaya başladılar.
Aşı can kurtaran simididir.
Aşı olan kişiler hastalanmazlar.
Ama etrafta dolaşan virüsler tarafından enfekte olabilirler.
Ama hasta olmayacaklar.
Ama başkalarına bulaştırabilirler.
Aşılanmayanlar farkında mı?