Hastalarda meydana gelen basınç yaraları kişinin konfor düzeyini bozan, hastanede kalış süresini uzatan, bakım veren yakınlarının zorlanmasına neden olan ve tıbbi tedavi gördüğü kurumların kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur.
Bakım kalite indikatörleri arasında yer alan basınç yaraları yönetimi ve önlenmesi için odak nokta olarak tıbbi bakımı sürdüren sağlık ekibinin kalitesi öne sürülmektedir.
Birleşik devletlerde basınç yaraları %2.9 ile %69 oranında geniş bir insidansa sahip. Basınç yaralarının bakım ve yönetimin ABD hükümetine olan mali yükü yılda ortalama 10 milyar dolar gibi büyük bir maliyete sahip. Hastane kaynaklı basınç yarası gelişen hastanın yatış süresinin uzamasıyla hükümet ek 40bin dolar yük getirmektedir. Tıbbi bakım hizmeti veren kurumların kalite standartlarını etkileyen ve tıbbi uygulama hatalarını gündeme getiren basınç yaraları üzerinde durulması gereken ciddi problem olmaya devam etmektedir.
Hastanın bakımını yüklenen hemşire basınç yaraları için sağlık ünitelerinde hastane tarafından belirlenmiş bir risk değerlendirme ölçeği kullanmaktadır. Dünya da ve ülkemizde sıklıkla Braden ölçeği kullanılmaktadır. Değerlendirme sonucu ortaya çıkan skor sonucunda hastane politikası gereği önleyici müdahale hatları belirlenmektedir.
Basınç yaralarını doğru şekilde evrelemek ve değerlendirmek, hemşirelik değerlendirmelerinin önemli bir parçası haline gelmiştir. Veri raporlamasındaki bu doğruluk ihtiyacı, hastane önlemlerini, bir tesisin bakım sağlamadaki durumunu ve finansman/geri ödemeyi etkilemektedir. Bir hemşirenin hastada oluşan ya da oluşma ihtimali olan basınç yarasını bireysel olarak doğru bir şekilde evrelemesini ve değerlendirmesini beklemek doğru mudur?
Hastane kaynaklı basınç yaralarının hemşireliğe özgü bir bakım kalite göstergesi olarak algılanması ya da bu yükümlüğünün hemşireye bırakılması Birleşik Devletlerde bu alanda açılan davaları önemli ölçüde arttırmıştır. Hemşire bireysel olarak cilt değerlendirmesini doğru bir şekilde değerlendiremeyebilir ve evreleme noktasında hata yapabilir ve yasal yükümlülükler ortaya çıkabilir. Cilt değerlendirmelerinde hemşirenin bilgi düzeyi ve uzmanlığı değerlendirmeyi etkileyen en ciddi faktördür. Kuruma özel değerlendirme ve bakım politikaları, mevcut ekipmana olan ulaşım kolaylığı ve kullanım bilgisi, yara bakım müdahalelerinde uygulanan prosedürler sağlık personeline oryantasyon sürecinde doğru ve etkin şekilde aktarılmalıdır.
Verilen eğitimler yeterli mi?
Yapılan çalışmalar lisans eğitiminde iken hemşire adaylarının basınç ülseri gelişimini önlemeye yönelik bilgi durumlarının yetersiz olduğunu göstermektedir. Özellikle son yıllarda pandemi döneminin uzaktan eğitimi arttırması ve sahada aktif staj dönemlerinin azalması ile olgu üzerindeki eğitimi olumsuz etkilemiştir. Neler yapılabilir? Hemşirelik lisans eğitimi sürecinde simülasyon eğitimlerinin ve klinik öykü üzerindeki eğitimlerin arttırılması gerekmektedir. Lisans eğitim süreci içerisinde eksik ve düşük bulunan basınç yaraları eğitimlerinin daha sık ve uygulanabilir hale getirilmesi gerekliliktir. Ayrıca yeni hemşirelik mezunlarının da kurum bazlı tekrar eğitime alınması önem arz etmektedir.
Doğru olan nedir? Hasta bireyin kuruma kabulü sırasında cilt değerlendirmesinin primer bakım hemşiresi tarafından yapıldıktan sonra diğer tüm sağlık ekibi ile paylaşılması gerekmektedir. Gerekli ise değerlendirmeler gelişen teknolojinin klinik içi kullanılması ile ultrason kullanımı teşvik edilmelidir. Değerlendirme sonrası mevcut bir sorun varsa yara bakım uzmanı bilgilendirilmeli ve bakım protokolü sağlık ekibi ile ortak olarak başlatılmalıdır.
Basınç yaraları nedeniyle oluşan bu mali yükün, hasta konfor düzeyinin düşmesinin, hastanın enfeksiyon kaynaklı hastanede yatış süresinin uzamasının sorumlusu kim?
Basınç yaralarının değerlendirilmesi ve evrelenmesi ister yatıştan önce var olsun, ister yatış sonrası hastanede gelişsin geleneksel olarak bakım veren hemşireye yüklenen bir sorumluluktur. Bakım veren hemşirenin uluslararası standartlarla belirlenmiş sayıda hastaya bakım verip vermemesi, mevcut kliniğin ışıklandırma ve doğru yatak gibi fiziki koşullarının yeterliliği basınç yarası değerlendirmesi ve gelişimini etkileyen önemli faktörler arasındadır. Tıbbi bakım ve tedavi bir ekip işidir. Ekipten bağımsız ve eğitimden uzak her sağlık çalışanı hizmet kalitesini olumsuz etkilemektedir.
Basınç yaraları yönetimi ve önlenmesi tıbbi olarak onaylanmış bir protokole bağlanmalıdır. Bunun için ülkemizde Sağlık Bakanlığı Sağlık hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 2021/4 sayılı genelge ile kronik yara tanısı, tedavisi ve takibi için bakım verilen birim veya ünitede görev yapan sağlık personeli görevli tutulmuştur.
KEMAL YILMAZ
UZMAN HEMŞİRE