Anestezi hekimleri olarak influenza aşısı olmuş erişkinlere ve özellikle çocukluk çağı aşılamaları sonrası cerrahiye girecek çocuk hastalarımıza ameliyat öncesi hazırlık ve takip periyodundan aşinayız. Ve pandemi süresince belki de hiç karşılaşmadığımız oranlarda aşılama sonrası cerrahiye girecek erişkin hasta değerlendirdik.
Cerrahinin ve genel anestezinin bağışıklama üzerine olumsuz etkileri olabileceği bilinmektedir.
Cerrahiye stress yanıt olarak artan katekolamin ve kortizol düzeylerinin makrofaj ve T hücre aktivitesini, antikor oluşumunu baskılayabileceği bilinmektedir.
Çoğu volatil ve intravenöz anestezik ilacın da farklı mekanizmalarla doz ve maruziyet süresine bağımlı olarak bağışıklık üzerine etkileri olduğu bilinmektedir. Anestezik ve analjezik ilaçların olası etkilerini sizler için derlediğim tablo1’de görebilirsiniz.
Aşılama sonrası cerrahiye giren hastaların ameliyat sonrası takiplerindeki önemli nokta cerrahiye bağlı gelişmesi olası komplikasyonlar, çoklu ilaç kullanımına bağlı gelişmesi olası etkileşimler ya da komplikasyonlar ile aşı yan etkilerinin ayrımıdır. Aşıya bağlı kısa dönem yan etkilerin ilk 24-48 saat içerisinde gelişmesi beklenirken cerrahi sonrası ağrının, inflamasyonun ve örneğin atelektaziye bağlı ateşinde görüldüğü periyod ve bulgular benzerdir. Sizler için derlediğim tablo2 ‘de bu bulguları görebilirsiniz.
Bu süreçte cerrahi, genel anestezi ve bağışıklama üçgenini kar zarar terazisinde etkince yönetmek yükümlülüğündeyiz. Bu konuda referans dünya sağlık örgütü (WHO), aşı ve bağışıklama küresel ittifakı (GAVİ), hastalık kontrol ve önleme merkezleri (CDC) ‘nin önerileri ve güncel bilimsel araştırmalar ışığında elektif cerrahileri inaktif aşılar için 48 saat, aktif aşılar için 2 hafta erteleme pratiği ile değerlendirmelerimizi sürdürmekteyiz. Fakat COVİD-19’a yönelik aşılamalar çeşitlilik gösterirken ve bireysel farklılık gösteren immünizasyon süreleri ve düzeyleri kaydedilmişken elektif cerrahileri ne kadar süre ile ertelemeliyiz? Bu konuda alanında yetkin hocalarımız ile multidisipliner toplantılar düzenlenerek en azından ulusal bir fikir birliğine varılması ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
Lokal anesteziklerin bağışıklama üzerine tanımlanmış bir etkisi olmadığı için bu dönemde rejyonel teknikler ve periferik sinir bloğu uygulamaları ile yönetilebilecek cerrahi tipleri ve hastaların bu anestezi uygulamaları ile ameliyata kabul edilmesinin uygun olacağı bilimsel kanaatindeyim.
ASİSTAN HEKİM DR. SEHER İREM KIRAN