Kamu Eczacılığı'nın sorunları

Yazıma 2015 yılında Türk Eczacıları Birliği tarafından “Kamuda Görünmeyen Bilgi ve Emek: Eczacı” temasıyla gerçekleştirilen Kamu Eczacıları Kongresi’ni anarak başlamak istiyorum. Kongre üzerinden 6 yıl geçmiş olmasına rağmen kamuda çalışan meslektaşlarımızın problemleri çözüme kavuşturulmamış, hatta 1,5 yıla yakın süredir yaşamakta olduğumuz COVID-19 pandemisi döneminde artarak devam etmektedir. Üzülerek söylüyorum ki eczacı kamuda hala görünmeyen, belki de görmezden gelinen bilgi ve emek olarak varlığını sürdürmeye çalışmaktadır.

Eczacıların kamuda çalıştığı alanlar; hastane eczacılığı ve klinik eczacılık, SGK eczacılığı, akademisyen eczacılık, sağlık müdürlüklerinde eczacılık, DMO’ da ve TİTCK’ da eczacılık olarak sıralanabilir. Bahsi geçen kurumlar her ne kadar birbirlerinden farklılarmış gibi gözükseler de esasında eczacıların yaşadıkları problemler oldukça benzerdir. Bu problemlerin başında da kadro sorunları ve özlük hakları gelmektedir. Alt başlıklar halinde inceleyecek olursak;

 

  • HASTANEDE ÇALIŞAN ECZACILARIN SORUNLARI

Hastanede çalışan eczacıları hastane eczacısı ve klinik eczacı olarak ayırmak mümkündür. Hastanedeki eczacıların özlük hakları ile ilgili mevzuatta genel eksikliklerin bulunması, gerek hastane eczacısı gerekse klinik eczacı kadro sayısının yeterli olmaması, yıllık izin ve rapor alındığında döner sermayede kesinti uygulanması, icap ve nöbet saat ücretlerinin yeterli olmaması, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmaması, devlet-EAH-üniversite hastaneleri arasındaki döner sermaye farklılıkları, yardımcı personel yetersizliği ( eczane teknikeri/teknisyeni, veri işleme memuru vb. ), eczacı odası, eczane ve ilaç/medikal sarf depolarının fiziki şartlarındaki eksiklikler, klinik eczacının klinik bakım ekibinin bir parçası olarak kabul sürecinin yavaş olması, benzer görevi yapan eczacılar ile diş hekimi ve pratisyen hekimler arasındaki kat sayı farkının fazla olması, yeni atanan eczacıların- özellikle tek eczacı olarak çalışanların- hastane tecrübesi olmadan işe başlamalarından kaynaklı problemler hastanede çalışan eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir. Eczacılıkta Uzmanlık Yasası ile 6566 sayılı Kanunla “Yatak sayısı 100 ila 300 olan hastanelerde bir, 300’ün üzerindeki her 200 yatak için ilave bir uzman klinik eczacı istihdam edilir” maddesinin gelmiş olmasına karşın hala daha hastanelerde klinik eczacı kadrosu bulunmamaktadır.

 

  • AKADEMİSYEN ECZACILARIN SORUNLARI

Yeni açılan eczacılık fakültelerinin durumu, artan fakülte sayısı, fakülte dekanlarının ve/veya öğretim elemanlarının eczacı olmamaları, üniversiteler ve anabilim dalları arasında kadro dağılımlarının orantısız olması, bilimsel faaliyetleri yürütmek için fakülte bütçelerinin yeterli olmaması akademisyen eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir.

 

  • SAĞLIK MÜDÜRLÜKLERİNDE ÇALIŞAN ECZACILARIN SORUNLARI

Müdürlüklerde eczacı kadrolarının az olması, iş tanımı mevzuatında içerik eksikliği, denetimlerde karşılaşılan güvenlik sorunu, benzer görevi yapan eczacılar ile diş hekimi ve pratisyen hekimler arasındaki kat sayı farkının fazla olması, meslek içi eğitimlerin yetersiz veya hiç olmaması, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmaması sağlık müdürlüklerinde çalışan eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir.

 

  • SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNDA (SGK) ÇALIŞAN ECZACILARIN SORUNLARI

Yönetim kurulu gibi üst düzey karar organlarında sağlık personelinin bulunmaması, kuruma en son açıktan atamanın 2012 yılında yapılmış olması, çalışan eczacı sayısı aynı kalmasına rağmen kontrol edilmesi gereken reçete sayısının günden güne artması, ilaç ve eczacılık ile ilgili konularda eczacı dışında personelin görevlendirilmesi, reçete kontrolü ve ödemelerinde baskının olması, fiziki çalışma koşullarının uygun olmaması SGK’ da çalışan eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir.

 

  • TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMUNDA (TİTCK) ÇALIŞAN ECZACILARIN SORUNLARI

Kurum personelinin ücretlerinin diğer kurumlarla karşılaştırıldığında yetersiz kalıyor olması, kurum içi ücret dağılımının dengesizliği, eczacıların görev tanımlarının yetersizliği, kurum içi görevlendirmelerde liyakat ve mesleki yetkinliğin göz önünde bulundurulmaması, kurum personel ve istihdam stratejisinin yetersizliği TİTCK’ da çalışan eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir.

 

  • DMO’ DA ÇALIŞAN ECZACILARIN SORUNLARI

Eczacılar için yeni bir çalışma alanı olan DMO’ da düzenin henüz tam anlamıyla kurulmamış olması, yönetim kurulu gibi üst düzey karar organlarında sağlık personelinin bulunmaması, ilaç ve eczacılık ile ilgili konularda eczacı dışında personelin görevlendirilmesi, eczacıların görev tanımlarının yetersizliği DMO’ da çalışan eczacıların yaşadığı sorunlar olarak sıralanabilir.

 

Kamuda Çalışan Eczacılar Olarak İhtiyaçlarımız;

  1. Meslek içi eğitim ihtiyaçlarını karşılama: Yaşam boyu öğrenmeyi amaçlamış eczacılar için gerekli meslek içi eğitim olanakları yaratılmalı. Onkoloji, nutrisyon, , enfeksiyon, pediatri, yoğun bakım vb. konularda sempozyum, seminer, toplantı vb. sayıları arttırılmalı. Sürekli eczacılık eğitimi kapsamında konferanslar, kongreler, sempozyumlar, fuarlar, seminerler, kurslar ve uygulamalı eğitim çalışmaları düzenlenmeli, yurt içi ve yurt dışında düzenlenmiş olanlara kamu eczacılarının katılımını sağlamalı.
  2. Kamuda çalışan eczacıların özlük hakları iyileştirilmeli; ek ödeme katsayısı düzenlenmeli, ücret iyileştirmesi yapılmalı, ek ödeme payları temel maaşa eklenerek tek kalemde ödeme yapılmalı
  3. Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması için kapsamlı bir mevzuat değişikliği yapılmalı bu konuda meslek örgütleri konuyu ilgili birimlerle müzakere etmeli
  4. Eczacı odalarının ve TEB’in kamu eczacılarına yönelik ilgi ve çalışmaları artırılmalı ve kamu eczacılarının da meslek örgütü çalışmalarında aktif olarak yer alması sağlanmalı
  5. Beş yıllık lisans eğitimi alan eczacılar, aldıkları eğitim süresi göz önünde bulundurularak, hastanelerde aynı süre eğitim almış diş hekimleriyle aynı statüye sahip olmalı (ek ödeme ve katsayı konularında)
  6. Gebelik, hastalık, eğitim, ölüm, babalık, evlilik izni gibi 657 sayılı kanundan kaynaklanan izin haklarının ek ödemeden kesilmesi önlenmeli
  7. Hastanelerde eczacılık hizmetlerinin daha sağlıklı yürütülebilmesi için hastane yatak sayısıyla orantılı olarak eczacı sayısı belirlenmeli ve destek personel sayısı arttırılmalı
  8. Atanma ve yükselme kriterlerinin farklılıkları giderilmeli, bunun için meslek örgütü ve fakülteler ortak çalışmalı, anabilim dalları arasındaki kadro dağılımları akılcı ve orantılı yapılmalı
  9. Eczacılık fakültelerine bilimsel çalışmalarını yürütebilecek yeterli bütçe verilmeli
  10. Akademisyen eczacıların iş güvencesi sağlanmalı, ekstra iş yükleri azaltılmalı, üniversitelerde laboratuvar donanım eksiklikleri giderilmeli
  11. Eczacıların yaptıkları çalışmaları aktaracakları mecralar yaratılmalı
  12. Fiziki koşullarının iyileştirilmesi için meslek örgütleri tarafından destek verilmeli
  13. Kamu eczacılarını geleceğe taşıyacak yasal düzenlemeler yapılmalı ve ileriye yönelik doğru adımlar atılmalı

 

Kamu eczacılarının sorunlarının çözümü ve meslek örgütlerinin kamu eczacılarının daha fazla yanında olması için kamu eczacılarının da meslek örgütlerinin daha fazla içinde olması su götürmez bir gerçek. Meslek içi iletişim ve dayanışmayı sağlayarak, aslında eczacılık mesleğinin temel haklarının korunmasını desteklemek eczacı olarak her birimize düşen bir sorumluluk. Bu konuda gelecek günlerde mesleğimiz ve kamuda çalışan meslektaşlarımız için daha somut ve güçlü adımlar atılacağına ve yaşanan sorunların çözüme kavuşturulması aşamasında tüm meslektaşlarımızın üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getireceklerine inanıyorum.

Sağlıkla kalın...

 

Ecz. Asım Emre BİÇER

Etiketler
türk eczacıları birliği